Türkiye'nin anayasa tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde başlayan reform hareketleriyle şekillenmeye başlamış ve 1921, 1924, 1961, 1982 yıllarında kabul edilen anayasalar ile devam etmiştir. Kuvvetler ayrılığı ilkesi, modern Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu felsefesinin bir parçası olmuş ve özellikle 1961 ve 1982 Anayasaları ile daha belirgin hale gelmiştir. Bu ilke, yasama, yürütme ve yargı olmak üzere devletin üç temel gücünün birbirinden ayrı ve bağımsız olması gerektiğini vurgular. Bu ayrım, demokratik yönetim anlayışının temel taşlarından biri olarak kabul edilir ve devletin gücünü dengelemek, tek bir organın veya kişinin mutlak güce sahip olmasını önlemek için tasarlanmıştır.